Teknoloji hızla gelişirken ve hayatımıza bu denli dahil olmuşken, çocuklarımızı teknolojinin zararlı yönlerinden uzak tutmak da gittikçe zorlaşıyor. Özellikle akıllı telefonlar, tabletler bu kadar yaygınlaşmışken. Çocukların gelişimini etkileyen, hatta nörolojik rahatsızlıkları bile tetikleyebilen bu gibi uyaranlara karşı çocuğunuzu nasıl koruyacağınızı bilemiyorsanız, Telefon İstiyorum!, bu konuda size rehber olacak bir hikâye…
Çocuğunuzun 12-24 aylık dönemde gelişimi ve pedagojisi üzerine eğlenceli,birbirinden renkli oyunların da yer aldığı, 1 yıl boyunca başucunuzda duracak bir kitap!Çocuğunuz kaç aylıksa o ayı okumanız; o ayki gelişimini takip etmenizi vebirlikte geçireceğiniz zamanın her iki taraf için de keyifl i olmasını sağlayacaktır.
Yemek yeme alışkanlığı kazanımının, tuvalet eğitimine başlangıcın,çocuklarda inatlaşma ve öfke kontrolünün de öğretileceği bu aylarda,bu kitabı yanınızdan ayırmayın.
Yeni doğan bir bebek için en uygun besin anne sütü’dür. Anne sütü; bebeğin sağlıklı olması, tüm besin öğeleri gereksinimlerini karşılaması, kolaylıkla sindirilebilmesi ve enfeksiyonlara karşı koruması açısından yeri doldurulamaz bir besindir. Yeni doğan bir bebeğe ilk 6 aylık dönemde sadece anne sütü verilmelidir. Yeterli gelmediği taktirde ne yapmalısınız, emzirmenin püf noktaları nelerdir, meme ucu çatlakları ve yaralarınız için ne yapabilirsiniz, bebeğiniz meme reddi yaşarsa onu tekrar emmeye nasıl ikna etmelisiniz ve bunun gibi en çok sorulan 101 soruyu cevabıyla bulabileceğiniz bir başucu kitabı.
Bebeklerimiz anne sütü ile büyüsün diye…
Çocuklar ne ister? Birçok anne baba aslında bu sorunun cevabını arar. Her istediğini yapıyoruz, yediği önünde yemediği arkasında, her şeyimizi ona göre ayarlıyoruz ama hala bu çocuğu mutlu edemiyoruz derler ve “Çocuklar Ne İster” sorusunun cevabını bulamazlar.
Bu arayış içinde cevabı bulamazlar çünküçocukların asıl istediği bunlar değildir. Bunlar çocukların ikincil istekleridir aslında.
Peki, ne ister çocuklar?
Annesinden babasından ‘keyif’ alan, aile içi yaşantıdan ‘haz’ duyan,
Evde ‘adam’ muamelesi gören hiçbir çocukta ‘sanal dünya’ dediğimiz;
Televizyon, bilgisayar, tablet, internet bağımlılığı oluşmaz.
Çocuğunuzda bu tür bağımlılık varsa; onu değil kendinizi çocuğunuzla
İlişkileriniz açısından takibe ve tedaviye almalısınız.
Bir ülke nüfusunun %100 'ü çocuklardan oluşmamaktadır. Ancak ükle geleceğinin %100 'ü çocuklardır.
Gençlerini ihmal edenler, geleceğini imha eder.
Meyvenin tadını, o meyvenin yetiştiği daldan, dalın bağlı olduğu ağaçtan, ağacın tohumundan, tohumun ekildiği topraktan ve toprağın bulunduğu ortamın havasından ayrı düşünürseniz, "Bu meyve niçin bu kadar acı?" sorusunun cevabını bulamazsınız. Ve suçu hep meyveye yüklersiniz.
"Yemedim yedirdim, içmedim içirdim, giymedim giydirdim, saçımı süpürge yaptım ama bu çocuk..." diye başlayan cümleleri kullanan anneler bu cümleyi kurmaktan vazgeçin.
“Cep telefonu istedi aldım! Bilgisayar istedi aldım! Eve internette bağlattım! Dershane taksitlerini de ödüyorum!” cümlesini kuran babalar, bu cümleleri kurmaktan vazgeçin.
Anneler kendilerini çocukları var eden (Halik), Babalar kendilerini rızık veren (Rezzak) sanıyor galiba? Çocukları yaratan Allah, o çocukların rızkını da yaratmıştır.
Anne babaya düşen görev, çocukları için yaptıklar maddi fedakarlıkları dillendirmek değildir.
Anne babanın asıl görevi, çocukları terbiye etmek, eğitmek ve hayata hazırlamaktır.
Aşerme, bebeğin tuzlanması, çelikleme, kuş yeli, diş buğdayı, akika...
Anadolu’da binlerce yıldır uygulanan çocuk yetiştirme yöntemleri, kağıda döküldü. 40 yaşın üstündekilerin atadan, dededen, ebeden duyduğu, öğrendiği çocuk gelişimine ilişkin eşsiz bilgiler bu kitapta toplandı. “Anadolu’da Çocuk Yetiştirme Kültürü / Avut, Oynat, Eğit” isimli bu kitap, günümüz ebeveynlerine, bebeklikten ergenliğe hatta evliliğe kadar çocuk yetiştirmede batılı kaynaklara alternatif güçlü bir rehber niteliğinde.
Okul çağındaki çocuğunuza; “Dersine çalıştın ama biraz da yoruldun galiba.” denmez.
“Ödevini bitirdin ama biraz da canın sıkıldı tabi.” Denmez. Bunun yerine; “Biraz yorulsan da, dersine çalışmış oldun.” denir.
“Biraz canın sıkılsa da, ödevini bitirmiş oldun.” Denir. Çünkü bu vurgu şekli; Ona yorgunluğunu değil, dersini çalışmış olduğunu hatırlatır. Canının sıkıldığını değil, ödevini bitirmiş olduğunu anımsatır.
Marx'ta Toplumsal Cinsiyet ve Aile, Marx'ın toplumsal cinsiyet ve aileye ilişkin düşüncelerini feminist tartışmalar ışığında ele alan bir kitap. Heather A. Brown, Marx'ın düşüncelerinde cinsiyetçiliğe, özellikle de üretim sürecindeki rolleri bağlamında gönderme yapılmakla birlikte, yeniden üretim süreci ve aile konusundaki düşüncelerinin görünmezliğinin eleştirisini somut örneklerle yapıyor.
Brown, Marx'ın bir kısmı henüz hiçbir dilde yayınlanmamış olan ve kapitalizm öncesi toplumlar ve cinsiyet ilişkileri üzerine notlarını içeren 1879-1882 defterlerini de analizine dahil ederek, Marx’ın geliştirme fırsatı bulamadığı tezlerini maddeci feminist bir perspektifle ele alıyor. Marx'ta Toplumsal Cinsiyet ve Aile, feminist literatürde Marx’ın toplumsal cinsiyete yaklaşımlarının tartışılmasını sağlayacak önemli bir çerçeve çizmenin ötesinde, erkek egemenliğiyle ile sınıf mücadelesinin kesiştiği ve iç içe geçtiği alanlara dönük ufuk açıcı bir araştırma olarak da öne çıkıyor.
"Marx'ın toplumsal cinsiyet ve aile üzerine düşüncelerini ele alan bu kapsamlı çalışma, feminizmin Marksizm'e bakışına yeni bir boyut kazandırıyor ve kendisini Marksist olarak adlandıran herkesi kendi ideolojik kavramsallaştırmalarını gözden geçirmeye çağırıyor. Heather A. Brown, Marx'ı yeni bir gözle okumamıza olanak tanıyor." – Barry Healy, International Journal Socialist Renewal
Görmezden geldiğimiz bir ülke var yanı başımızda, özel çocukların yaşadığı bir ülke... Yalnızlık Ülkesi... Kiminin acıyarak baktığı, kiminin korkup kaçtığı, kiminin yanından uzaklaştığı, kiminin alay ettiği, kiminin de kazanç kapısı yaptığı özel çocuklara... Sokaklara terk edilen, ailesi tarafından kabul edilmeyen, bir yerlere hapsedilen ya da sürekli şiddete maruz kalan özel çocuklara... Yalnızlık Ülkesinde yalnızlığa mahkûm edilmiş tüm özel çocuklara...
Çocuğunuzu anlamak mümkün mü? Çocuğunuzla yaşadığınız sorunları çözmenin yolu ‘‘Çocuğunuzu Anlamak’’ tan, anlamanın yolu bu kitaptan geçiyor.
Bu kitapta;
Bu kitapta,
“Kendiliğinden yaptığı güzel davranışlar için ise maddi ödülü tercih etmiyoruz. Başını okşamak, aferin demek ve sarılmak gibi davranışlarda bulunuyoruz.”
- Jess Molho / Tv Programcısı - Oyuncu
“Anaokulu seçimi kolay olmadı… Benim oğlum mutluydu ama arkadaşlarımın çocukları daha donanımlı yetişiyorlardı. Bu konuda da hala kafam karışık…”
- Ayça Mutlugil Ertürkler / Senaryo Yazarı
“Özellikle doğruyu söylemenin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Çünkü ancak bu şekilde çocuklar kendilerini güvende hissediyorlar. Ve bize güvenmeyi öğreniyorlar.”
- Murat Evgin / Müzisyen
“İlk başta onunla yetişkin gibi sakin ve kararlı şekilde konuşmamıza biraz şaşırsa da, giderek bizi anlamaya ve hatta bizi anlamaktan keyif almaya başladı. Ama bu konuşmaları yaparken eşim de ben de aynı şekilde davranmaya dikkat ediyoruz…”
- Yavuz Seçkin / Komedyen-Oyuncu
Çocuğunuzun Aklından Geçenleri Okumaya Hazır Mısınız?
Çocukların dünyasına inmek; isteyen herkesin başarabilecği bir iştir diyor Buket Kasrat tabi en önemli adımı olan bilgi sahibi olma konusuna vurgu yapıyor. Kaleme aldığı bu kitap, anne-babaların, öğretmen ve psikologların aslında çocuklarla diyalog kuran herkesin kullabileceği özel önerileri ve pratik bilgileri içermektedir. Uzman Psikolog Buket Kasrat bu çalışmada Psikolojik Danışmanlık yaptığı Özel Neşe Erberk Anaokulu'nda aile ve çocuklarla birebir yaşadığı gerçek hikayeleri paylaşarak, sık karşılaşılan sorunları yaşanmış örneklerle açıklamaktadır. Deneyimlerinden oluşan bu kitap, çocukların psikolojisini anlamayı sağlayan, davranış sorunlarına çözümler getiren ve anne-baba-çocuk iletişimini kuvvetlendiren yararlı bir el kitabı niteliğindedir.
Siz bebeğiniz ile birlikteyken, kendisinin deneyip öğrendiği çok az şey size bu kadar keyif verebilir. Okul öncesi çocuklar için 50 eğitici aktivite kitabındaki fikirleri kullanırken onların bu heyecanını paylaşın. Bu seri bebekleri ile evde zaman geçiren aileler için hazırlanmıştır. Tüm 50 aktivite de çok az bir ekipman gerektirmekte ve hepsi de basitçe yapılabilmektedir. Her aktivite bir ana çalışma çerçevesinde yapılır. Bebeğinizin bu aktiviteyi yaptıktan sonra başka neler yapabileceğinizi de anlayabilir ve ek olarak hangi aktiviteyi nasıl yapabileceğinizi de okuyabilirsiniz.
Siz bebeğiniz ile birlikteyken kendisinin deneyip öğrendiği çok az şey size bu kadar keyif verebilir. 4-5 yaş çocuklar için 50 eğitici aktivite kitabındaki fikirleri kullanırken onların bu heyecanını paylaşın. Bu seri bebekleri ile evde zaman geçiren aileler için hazırlanmıştır. Tüm 50 aktivite de çok az bir ekipman gerektirmekte ve hepsi de basitçe yapılabilmektedir. Her aktivite bir ana çalışma çerçevesinde yapılır. Bebeğinizin bu aktiviteyi yaptıktan sonra başka neler yapabileceğinizi de anlayabilir ve ek olarak hangi aktiviteyi nasıl yapabileceğinizi de okuyabilirsiniz.
Siz bebeğiniz ile birlikteyken, kendisinin deneyip öğrendiği çok az şey size bu kadar keyif verebilir. Bebekler için 50 eğitici aktivite kitabındaki fikirleri kullanırken onların bu heyecanını paylaşın. Bu seri, bebekler, ile evde zaman geçiren aileler için hazırlanmıştır. Tüm 50 aktivite de çok az bir ekipman gerektirmekte ve hepsi de basitçe yapılabilmektedir. Her aktivite bir ana çalışma çerçevesinde yapılır. Bebeğinizin bu aktiviteyi yaptıktan sonra başka neler yapabileceğini de anlayabilir ve ek olarak hangi aktiviteyi nasıl yapabileceğinizi de okuyabilirsiniz.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.